BAĞIMLILIK ŞEMASI

HATİCE DALAK ( Uzman Psikolojik Danışman )



“TEK BAŞIMA YAPAMAM”

“Yerdeyim ve elimi birine uzatıyorum, elimden biri tutarsa daha rahat kalkarım ama tutmasa da kalkabilirim. Yerdeyim elimi uzattığımda talebim karşılık bulmuyorsa yerimden kalkmıyorum.

Yerimden kalkmıyorum çünkü biri elimden tutmazsa herhangi bir şeyi başaramam.

Kalkmıyorum çünkü ben yerden kalkmayı kesin beceremem, o el olmadan asla yapamam.

Çocukken hayatımı kolaylaştıran bir ebeveynim vardı, her zaman benden daha iyisini biliyorlardı, her zaman!

Arabada tek başınayken araba kullanmam şart mı?

Bu kararı ben mi vermeliyim? Bana yardımcı olacak biri yok mu?

Kendim seçmeliyim, öyle mi?

Bağımlılık şeması deneyimleyen birine yukarıdaki cümleler tanıdık gelebilir. Başa çıkılması zor engellerin gözünüzün önünde giderek büyüdüğünü hissedebilirsiniz. Kendinizi aciz, güçsüz ve çaresiz hissedebilirsiniz. İçinizdeki güçsüzlükle mücadele etmek içinse başkalarından yardım istemek zorunda olabilirsiniz ve bu yardım eden kişi de size yardım etmekten son derece mutlu olabilir. Böylelikle karşılıklı kazançlarla ilerleyen bir ilişkiniz olabilir; bu ilişki bireysel hareket etmenizi engelleyene kadar. Gündelik hayat içerisinde tek başına hareket etmek zor olabilir, tek başına yapılabilecek işler biri eşlik etmediği sürece yapılmaktan kaçınılabilir, doğru olanla yanlış olanın ayrıştırılmasında kararsızlıklar yaşanabilir, günlük sorumluluklardan kaçınıldığı için etraftaki insanların güvensizliği ile davranışlar pekişebilir.

Bağımlılık şeması aşırı korumacı ya da yeterince korumayan ebeveynlere dayanır. Fazla koruyucu davranan ebeveynler çocuğun kendi yetilerinin gelişmesini engellerler, bağımsız olmalarının önüne geçerler ve onlar olmadan hareket etmesini zorlaştırırlar. Elbette bunu çoğu zaman isteyerek yapmazlar, onların da bildikleri, tanıdıkları ya da ihtiyaç duydukları yaşantının sonucudur. Hatta niyeti iyidir, çocuklarının hayatını kolaylaştırmak, acı çekmesini önlemek isterler. Ancak bu durum öğrenmeyi engeller çünkü kendimizi ait deneyimlerden öğrenebiliriz. Aksi halde öğrendiğimiz temel bilgi “ebeveynimizin orada olduğu”dur.

Bunun tam tersi olan korumacı olmayan ebeveyn tarzıysa çocuğun yaşından büyük sorumluklar almasına sebep olur ve kişi özerk gibi görünse de yeterince korunmayan tarafı güçlü bir bağımlılık ihtiyacı içindedir. Çünkü ilk doğduğunda bebek tamamen ebeveynine bağımlı doğar, yetileri çoğaldıkça sağlıklı ayrışma yaşaması beklenir.

Her iki durumda da; aşırı korumacı ya da yeterince korumayan ebeveynlerle büyümüş olsanız da bu şemanızın üstesinden gelebilirsiniz. Çocukluktaki bağımlılığınızı anlayarak o bağımlı/yetersiz çocuğu hissederek başlayabilirsiniz. Farkındalık her durumda değişim için başlangıcınız olabilir. Bunun ardından bağımlı olduğunuz gündelik durumları not ederek, bunları tek tek kendiniz ya da bir uzmanla birlikte derinleştirerek çalışabilirsiniz. Bu çalışmalar esnasında kendinizi ufak adımlarla maruz bırakabilirsiniz.

Scroll to Top